Nitelikli
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
İLKLERİN EV SAHİBİ: İSTANBUL PARK
Formula 1’de 9 yıl aradan sonra gerçekleşen İstanbul Grand Prix'i muazzam olaylara ve sürprizlere ev sahipliği yaptı. Yarışa kısa bir bakış atalım.
Yarış
öncesi.
Yarış öncesi en büyük beklenti Hamilton’un İstanbul’da şampiyon olacağıydı. Bu sene efsane pilot Schumacher’in hemen hemen tüm rekorlarını ele geçiren İngiliz pilot, şampiyon olursa şampiyonluk sayısını Schumacher’le eşitleyecekti. Fakat İstanbul Park’ta yarışa 1 ay kala asfaltın yenilenmesi dengeleri alt üst etti. Asfaltın yeni olması ve havanın da soğuk olmasıyla beraber pilotlar aracın lastiğini ısıtmakta oldukça zorlandılar. Antrenman turlarından itibaren hemen hemen tüm pilotlar asfalttan şikâyetçiydi. Hatta en çok şikâyet edenlerin arasında Hamilton vardı. Tüm bunları düşündüğümüzde pilotlar açısından oldukça zor, izleyiciler açısından ise çok zevkli bir hafta sonu olacağı belliydi. Benim fikrim Hamilton’un bu sefer birinci olamayacağı yönündeydi. Çünkü pistte en çok zorlananların arasında o vardı.
Sıralama
Turları.
Sıralama
turlarında çok şiddetli bir yağmur vardı. Yeni asfaltla beraber yağmurun
yağması pilotlar açısından ekstra bir zorluk oluşturdu. “Yarış kontrol”
sıralama turlarını başlattı ama pilotların aracı kontrol etmekte çok
zorlandığını gördük. Tüm pilotlar en az bir kere spin attı sanırım. “Yarış
kontrol” olaya el attı ve yarışa 45 dakika kadar ara verildi. Q1 de beni
şaşırtan Daniil Kvyat’tı. Çünkü Kvyat daha önceki yağmurlu yarışlarda çok iyi
işler çıkarmıştı. Bu sefer Q2ye geçemedi ve 17. oldu. Q2 de pist biraz daha
kurudu. Pilotlar mor renkli aşırı yağmurlu havada kullanılan lastikten yeşil
renkli az yağmurlu havada kullanılan lastiğe geçiş yaptılar. Bununla beraber
pilotlar eskisinden daha da hızlanmaya başladı. Q2de beni şaşırtan takımlar
Mclaren ve Ferrari oldu. İki takım da antrenmanlarda iyi işler çıkarmıştı ama
sıralama turlarında tutunamadılar ve beni yanılttılar. Q2de herkesi şaşırtan
sonuç Alfa Romeo takımından geldi. Yaşlı kurt Raikkonen ve İtalyan pilot
Giovinazzi oldukça iyi bir iş çıkarttı ve Q2de 5. ve 8. Sıraya yerleşerek ilk
10na girmeyi başardılar. Alfa Romeo takımı böylelikle bu sezon ilk kez Q3
girmeyi başardı. Q3de ilk başta mavi lastikli Verstappen çok iyi sonuçlar aldı
ve uzun süre 1.ligi elinde tuttu. Daha sonra pist biraz daha kuruyunca Racing
Point takımı yeşil lastiğin çok iyi sonuçlar verdiğini çözdü. Bunun sonucunda
Red Bull’dan ilk sırayı aldı. Daha sonra Red Bull’da aynı lastiği denedi ama
biraz geç kalmışlardı. Kanadalı pilot Lance Stroll kariyerinde ilk kez sıralama
turunda birinci oldu. Verstappen son denemesinde Perez’i yerinden etti ve 2.
oldu. Sonuç olarak Racing Point yarışa avantajlı başlamak için müthiş fırsat
elde ettiler. Red Bull antrenmanlarda iyi olmalarına rağmen sıralamada birkaç
sıra geri gitti. Renault’dan Ricciardo formunu sürdürmeyi başardı. Mercedes yağmurda iyi olmadığını bir kez daha
gösterdi. Alfa Romeo’dan Q3de de sürpriz bekledim ama bu sefer beni
yanılttılar.
Benim
fikrim yarışın Racing Point, Red Bull, Mercedes ve Renault arasında geçeceği
yönündeydi. Fakat İstanbul beni tekrar yanılttı. İstanbul’da yağmur bu sefer
yarış öncesi yağdı. Yarışa başlamadan önce pist çok ıslaktı ve hemen hemen tüm
pilotlar mavi lastiği tercih etti. Startta Racing Point takımı çok iyi kalktı
ve Stroll / Perez ikilisi uzun süre bir ve ikinci sırayı korumayı başardı.
Verstappen kalkmakta çok zorlandı ve yerini kaptırdı. Yarışın sürprizini
Ferrari yaptı. Vettel muazzam kalkış yaptı ve 11. Sıradan 3. Sıraya kadar
ilerledi. Hamilton yerler ıslak olduğu için uzun süre çok zorlandı. Fakat
Bottas ilk virajda spin atarak takım arkadaşı Hamilton’a şampiyonluğu hediye
etti. Verstappen aracı kontrol etmek çok zorlandı fakat ona rağmen atak yaparak
ilerleme devam etti. Bu ona biraz pahalıya mal oldu. Yarışın 20. turlarında 2.
sıraya geçmek için 11. virajda Perez’e karşı atağa kalktı ama spin atarak 6.
sıraya kadar geriledi. Racing Point uzun süre liderliği vermedi fakat
lastikleri çok iyi koruyamadılar. Bunun sonucunda rakipler çok fazla yaklaştı.
Takım pilotları diğer takımlara göre biraz geç pit’e alınca liderliği elde
tutmak daha da zorlaştı. Nitekim Lance Stroll pit’ten çıkınca ilk sırayı bir
daha hiç göremedi, üstüne daha da kan kaybederek 9.lıga kadar geriledi. Perez
tecrübesini konuşturdu ve lastiğini iyi koruyarak ilk sıralarda kalmayı
başardı. Yarışın yarısından sonra işler çok değişti. Pist daha da kuruyunca
“yarış kontrol” DRS’yi açmaya karar verdi. DRS açılınca 5. sırada olan ve çok
zorlanan Hamilton kuruyan zeminle daha da hızlandı. Pit’e girmemeye karar verdi
rakiplerini geçerek 1. sıraya kadar ilerledi. Bundan sonra Hamilton birinciliği
kimseye vermedi ve kendi emeğiyle 7. kez dünya şampiyonu oldu. Yarışın sonunda
4 araç ilk 2 için yarıştı ama son anda Perez ve Vettel bu sezon ilk kez podiuma
çıkmayı başardı.
Sonuç
ve değerlendirme.
İstanbul
Park’ta seyir zevki açısından muazzam bir yarış oldu. Ve birçok ilklere şahit
oldu. Hamilton antrenman turlarından itibaren iyi olmamasına rağmen eline geçen
fırsatı çok iyi kullandı ve risk alarak ilk sırayı kaptı. Seyircilere neden 7
kez şampiyon olduğunu tekrar hatırlattı sanırım. Perez Racing Point’ta son
sezonu olmasına rağmen kendini çok iyi gösterdi. Diğer takımlara transfer olma
adına kendi reklamını çok iyi yaptı sanırım. Ferrari, takım patronu Binotto’nun
yokluğunda çok iyi iş çıkardı. Binotto neden hala o koltukta oturduğunu tekrar
düşünür umarım. Leclerc’da Vettel gibi en arkalardan gelerek 4. oldu. Kendisi
çok üzülmüştür çünkü son turda 2.lik için yarışırken son anda hata yaptı ve
podiumu takım arkadaşına hediye etti. Sainz son anlarda çok iyi iş çıkardı. Red
Bull takımı beklentiyi pek karşılayamadı ve çok fazla hata yaptı. Albon’nun Red
Bull koltuğunu başkasına kaptırması an meselesi. Leclerc’dan sonra yarışın 2.
kaybedeni Stroll sanırım. Psikolojik olarak çok baskı hissettiğini düşünüyorum.
Yoksa Perez kadar iyiydi o da. Bir başka kaybeden de Bottas sanırım. DRS açıldıktan sonra Fin sürücü Hamilton kadar fark yaratamadı ve bence günün hayal kırıklığıydı. Sıralama turlarında herkesi şaşırtarak ilk 10a
giren Renault ve Alfa Romeo takımları yarışta da şaşırtılar ama bu sefer tam
tersi oldu. İstanbul Park bu senedeki sonuçlarla gelecek yıl takvimde yer
almaya bir adım daha yaklaşmış olabilir. Zira izleyici açısından çok zevkli
olduğu kesin. Bana göre gelecek yıl takvimde ya İstanbul Park olmalı ya da
Sepang (Malezya) olmalı. Bakalım maddi açıdan kim çabuk davranacak.
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Popüler Yayınlar
Süper Lig’de haftaya damga vuran derbi | Fenerbahçe-Beşiktaş maç analizi.
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder